AnaSayfa > Siyaset > KARTAL, AK PARTİ'YE AĞIR ELEŞTİRİLERDE BULUNDU..

KARTAL, AK PARTİ'YE AĞIR ELEŞTİRİLERDE BULUNDU..

CHP Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal, düzenlediği basın toplantısında AK Parti'ye ağır eleştirilerde bulundu ve AK Partinin kazandığı Ereğli Belediyesinin 8 aydır ortaya bir hizmet koyamadığını söyledi..

09.Aralık.2014 Salı 17:56
A A

Cumhuriyet Halk Partisi Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal, bir basın toplantısı düzenleyerek genel ve yerel siyaset üzerine önemli açıklamalarda bulundu.

Parti yöneticileri ve bazı il genel ile Belediye Meclis Üyelerinin de katıldığı basın toplantısında, Ereğli Belediyesini kazanan AKP'nin 8 ayda hiçbir hizmet ortaya koyamadığını belirterek, şu açıklamalarda bulundu;

"Türkiye, yıllardır her fırsatta ısrarla dile getirdiğimiz ve halkımızı uyarmaya çalıştığımız gibi, 12 yıllık AKP iktidarında sonu belirsiz, karanlık bir mecraya doğru sürükleniyor.
Ülkemiz, 91 yıl önce kurduğumuz ve büyük fedakarlıklarla, büyük bedeller ödediğimiz, ancak tüm eksikliklerine rağmen, büyük mesafeler kat ederek, büyük kazanımlar elde ettiğimiz bağımsız, laik, demokratik, çağdaş ve uygar bir ülke olma hedefinden hızla uzaklaşıyor.
En son 19. Milli Eğitim Şürası, 5. Din Şürası ve Cumhuriyet’le, Atatürk’le özdeşleşmiş Çankaya Köşkü yerine Atatürk’ün vasiyeti ve hukuk hiçe sayılarak Atatürk Orman Çiftliği’ne yapılan kaçak Saray tartışmalarıyla da açığa çıktı ki ; AKP iktidarı gözü kara bir şekilde Cumhuriyet’le hesaplaşmak istemektedir.
AKP, artık; Cumhuriyet ve O’nun kurucu iradesiyle hesaplaşmak isterken, bu süreci, Osmanlı’da batılı anlamda aklın, bilimin ve çağdaşlık tohumlarının ilk atıldığı 200 yıl geriye götürerek ideolojik bir hesaplaşma peşinde olduğunu saklamıyor. AKP yönetimi, yeni Osmanlıcılık hayalleriyle bölgede ve ülkede gerginlikleri, çatışmaları körükleyici, bölücü, saldırgan ve maceracı bir tavır almaktan çekinmiyor.
AKP kendisi gibi düşünmeyen herkesi ,her çevreyi saldırarak, hiçbir muhalefete tahammül etmeyerek, en masum demokratik gösterileri dahi baskı ve şiddetle bastırmaya yöneliyor. AKP, bu saldırgan, anti- demokratik, gerici, baskıcı tutumuyla, dindar ve kindar bir nesil yetiştirme hedefiyle , toplumun geleceğini, barışı tehdit ediyor, Ulusal birliği ve tüm toplumsal düzeni bozuyor.
Bugün Türkiye’nin çalışma düzeni hergün en az 4, yılda ise 1500 işçinin iş cinayetlerinde can verdiği, bir işçi soykırım düzenine dönüşmüştür. İşçilerin, emekçilerin ezici çoğunluğu hiçbir güvenceleri olmadan, örgütsüz koşullarda, köleci taşeron düzeni içinde, haklarını savunmaktan yoksundur.
Sendikalarda örgütlü görünenler ise, sarı, işbirlikçi sendikal anlayışların kıskacında, kazanılmış hakların her gün geriye gittiği bir süreçle karşı karşıyadır.Kamu emekçileri gerçek bir grevli- toplu sözleşmeli sendikal hakka kavuşamamıştır.
Bugün Türkiye’nin hukuk düzenine güven kalmamıştır.Balyoz ve Ergenekon adı altında zindanlara tıkılan yüzlerce muhalif , yurtsever, aydın, gazeteci, yazar, asker, milletvekili 3-5 yıl içeride tutulduktan sonra, pardon biz yanlış yaptık denilerek serbest bırakılmıştır. 17 ve 25 Aralık 2013’te AKP’li bakanlar, bakan çocukları ve onlarla işbirliği içindeki banka müdürleri, iş adamları yolsuzluk, rüşvet ve devleti soymakla suçlanarak gözaltına alınmışlar, çoğu da yatak odalarında para sayma makinaları, ayakkabı kutuları içinde milyonlarca dolar ve avro ile suçüstü yakalanmalarına rağmen, emniyet ve yargı içinde operasyonlar sonucunda serbest bırakılmışlardır. Dönemin başbakanı ile oğlu arasında geçen konuşma tapeleri devlet kurumu olan TÜBİTAK tarafından da doğrulanmıştır.
Bu rüşvet ve yolsuzluk olayı, traji- komik bir şekilde ülke gündemindeki yerini korumakta, hukuk düzenini çürütmeye devam etmektedir.
AKP, eğitim düzenini tümüyle yapboz oyununa çevirmiştir.
12 yılda 5 bakan ve her bakanın farklı uygulamaları ile eğitimde tam bir kaos dönemi yaşanmaktadır. Öğrenciler, aileler kafaları karışık, geleceğe umutla bakmaktan uzaklaşmaktadırlar.
Atanamayan 320 bin işsiz öğretmen sorunu, ülkenin en büyük kanayan yarasına dönüşmüştür.
AKP ‘nin uyguladığı ekonomik düzen milyonlarca insanı; işçiyi, memuru, emekliyi, köylüyü, küçük esnaf ve sanatkarı yoksullaştırmakta, bir avuç para babasının ise daha da zenginleşmesine yol açmaktadır. İşsizlik sürekli artarak, her köşebaşında uyuşturucu bağımlısı, her türlü suça, şiddete meyilli , genç insanları umutsuzluğa iterek, toplumsal huzur ve barışı tehdit eden kronik bir sorun olmuştur.
30 Mart yerel seçimlerinden bu yana 8 ay 1 hafta geçti. koskoca 250 tam gün. Bu 250 günde AKP’li Kdz.Ereğli Belediyesi’nin akıllarda kalan hangi icraatı, çalışması olmuş diye baktığımızda ise tam bir fiyasko ile karşılaşıyoruz. Kdz.Ereğli tam bir hayal kırıklığı yaşıyor.
Çevremizde ki diğer belediyelere bakıyoruz. Kandilli ‘ye, Gülüç’ e Alaplı’ya bakıyoruz. Tüm imkansızlıklarına, dar bütçelerine rağmen, büyük bir heyecanla, azimle, tüm yaratıcılıklarını kullanarak daha ilk günlerde fark yaratarak, canla başla hizmet eden ve çalışkanlıklarıyla halk tarafından övgüyle karşılanan belediyeler ve belediye başkanları görüyoruz.
Seçimlerden önce, Kdz.Ereğli’de kavga olduğunu, kendilerinin bu kavgayı durduracağını, barışı ve huzuru sağlayacaklarını iddia ederek göreve gelenlerin akılda kalan ilk icraatları, CHP yöneticilerini ve üyelerini işten atmak; her ay Bizans Saray darbelerini andıran uygulamalarla yapılan müdür atamaları, uzun yıllar, Kdz.Ereğli’ye hizmet ederek bir döneme damgasını vurmuş belediye başkanlarının büstlerini kaldırmak, geçmiş dönemde yapılmış ve bitme aşamasına gelmiş projelerin işlevlerini değiştirmek, TSO ve bazı kurumlarla yaşanan gerginlik ve AKP’nin kendi iç kavgaları oldu.
1 ay kadar önce Kdz.Ereğli Belediyesi’ne iş yapan bir işadamının belediye önünde pankartlı bir eylemine tanık olduk. İşadamı resmen kendisinden Ereğli Belediye Spor’a zorla bağış istendiğini söylüyor. Daha bunun gibi birçok vatandaş da bizzat bize gelerek yada telefonla, belediyede imar tadilatı, inşaat ruhsatı ve işyeri açma ruhsatı gibi işlerinin yapılması karşılığında kendilerinden spor kulübüne zorla bağış istendiğini ancak makbuz yada başka bir belge verilmediğini belirtmektedirler. Sokakta konuşulanların, dedikoduların ise bini bir para….!
Böylesine ciddi bir iddia karşısında yetkililer gereğini yapmak durumundadır.
Tüm bunlara rağmen Ereğli Belediye Spor ‘un gerek erkek gerek bayan futbol takımlarının küme düşmemek için mücadele etmeleri soru işaretlerini artırıyor.
İnsanları siyasi düşüncelerinden dolayı işten atarak huzur ve barışı sağlayamazsınız. Sayısını belediye başkanının dahi bilmediği müdür atamaları ve gerçekçi hiçbir proje üretememenin aczi içinde geçmiş dönemlere kompleksle yaklaşarak Kdz.Ereğli’nin sorunlarını çözemezsiniz.
Devletin yıllardır yapması gerektiği ancak 30 Mart seçimleri öncesi halk üzerinde bir algı yaratmak için kullanılan adliye, hastane, yol ve kavşaklar önünde fotoğraf çektirerek sorunların çözülmediğini herkes görüyor.
Kdz.Ereğli ekonomide, ticarette kan kaybetmeye devam ediyor. işsizlik nedeniyle göç devam ediyor. Adliye, hastane, yol ve kavşakların bu sorunların çözümüne hiçbir katkısı yoktur.
Bunlar işsizliği önleyici, istihdam yaratarak göçü önleyici yatırımlar değildir. Kdz.Ereğli’nin işsizliği önleyici, yatırımlara, teşviklere ihtiyacı vardır. TTK ve kömür havzasındaki son gelişmeleri kaygı ile izliyoruz. TTK yıllardır AKP iktidarında artık kapanmaya doğru gidiyor. İşçi açıkları had safhaya geldi. Tersaneler kendi kaderleriyle baş başa çürümeye terk edildi.
Daha 2,5 yıl önce “ Birinci önceliğimiz tersaneler.” diyen AKP milletvekili Sayın Ercan Candan bile artık tersaneleri ağzına almıyor. Oysa Tuzla’ya gidin, tersaneler bölgesinde ilk ve ortaokul bahçesinde ki çocuklara sorun, en az yarısının ailesinin Ereğli- Alaplı- Zonguldak ‘tan geldiğini, babalarının tersanede çalıştığını görürsünüz.
Kaldı ki daha geçen hafta içinde, CHP TBMMeclisi Grup Başkanvekillerinin Zonguldak sorunlarının görüşülmesi için verdikleri araştırma önergesine, AKP Zonguldak Milletvekililerinin red oyu vermesi, AKP’nin Zonguldak’a, Ereğli’ye bakışını göstermektedir.
Zonguldak sorunlarının, Kdz.Ereğli sorunlarının çok ciddi ve gerçekçi bir şekilde gündeme gelmesi gerekmektedir. Bunun için de çok ciddi siyasi iradeye ihtiyaç vardır. 12 yıllık AKP iktidarı artık bu siyasi iradeyi göstermekten uzaktır.
AKP iktidarda kaldığı müddetçe işçilerin, emekçilerin, köylülerin, işsizlerin, atanamayan öğretmenlerin, emeklilerin sorunlarının çözüme kavuşması beklenemez.
Taşeron düzeninin sona ermesi beklenemez. İş cinayetlerinin durması beklenemez. AKP artık her alanda Türkiye’yi sıkıntılara, gerginliklere sokarak yormaktadır.
Türkiye ‘ye yeni, taze bir nefes aldıracak, gerçekten emekten yana, yoksul halktan yana bir siyasi anlayışa acilen ihtiyaç vardır.
Önümüzde ki 2015 genel seçimlerine bu perspektiften yaklaşmak gerekmektedir. 2015 seçimlerinde ya bu kötü gidişe devam diyerek, tüm bu sorunların giderek ağırlaşmasının bedelini hep birlikte ödeyeceğiz ya da Türkiye’de ve bölgede yepyeni bir geleceği birlikte kurmanın adımını atacağız.
CHP bölgemize ve ülkemize barışı, özgürlüğü, demokrasiyi, kardeşliği, dayanışmayı getirmeye, insanca üretip, insanca paylaşmaya hazırdır.
CHP Geleceği Birlikte Kurmaya hazırdır. Biz hazırız.
Tüm barıştan, emekten, demokrasiden yana olanları da bu kutsal, onurlu mücadelede omuz omuza, güç ve eylem birliğine çağırıyoruz."

 

Yorumlar
YORUM EKLE

Bu kategorideki diğer haberler